2 milyon 200 bin hektarlık ekim alanına sahip Konya’da, yılda yaklaşık 2 milyon 500 bin ton buğday üretiliyor. Bu nedenle ‘Türkiye’nin tahıl ambarı’ olarak bilinen Konya’ya geçen yıl temmuz-aralık döneminde 80 milimetre yağış düşerken, bu sene 30 milimetre yağış düştü. Yağış yetersizliğinden kuraklık tehlikesi olan kentte, geçen ay 2 günlük yağış, ovadaki mahsulün çimlenmesine neden oldu. Ancak yağışların sürekli olmaması tarladaki ürünleri çürümeyle karşı karşıya getirdi.
“UMUDUMUZU KESECEĞİZ”
Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker, önümüzdeki günlerde yağış olmazsa, çimlenen ürünün çürümeye başlayacağını belirterek, “Buğday çimlendi. Kuru olsaydı tohum bozulmazdı ama şu ana kadar bir kez yağmur yağdı. Yağışın devamı gelmeyince de şu anda sıkıntı var. Eğer önümüzdeki 15-20 gün içerisinde yağış olursa belki kurtarma ihtimali var. Eğer yağmayacak olursa biz tamamen umudu keseceğiz.” dedi.
“ÜRÜNLER İÇİN TEHLİKE”
Kavuneker, şunları söyledi: “Çiftçi şu an da çok sıkıntılı ve düşünceli durumda. Maalesef arazilerimiz, ektiğimiz şekliyle duruyor. Ürünler, geçen günlerdeki yağışla çimlendi; ama henüz bir çıkış gösteremedi. Ürünler için bu daha tehlikeli.”
“ÇİFTÇİ BAHAR AYINDA EKİM YAPMAMAYI DÜŞÜNÜYOR”
2021 yılı bahar ve yaz aylarının da kurak geçeceğinin öngörüldüğünü belirten Kavuneker, “Çiftçi şimdiden bahar mevsiminde ekeceği ürünü düşünüyor. Ekim yapıp yapmamakta tereddütler var. Şu anda çiftçiler yazlık ekim yapmamayı düşünüyor. Tabii ki tam olarak umudumuzu yitirmedik. İnşallah Allah’tan dileğimiz iyi bir yağış olur, iyi bir yıl gelir. Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin. Açlık çok zor bir şey.
“TARIMSAL ALTYAPI GEREK”
Bir an önce tarımsal altyapıyı hızlandırmak gerekir. Biz ülke olarak bir an önce kendimizi kurtarmamız lazım. Tarımsal altyapı hızlandırılmalıdır. Tarımsal altyapı olursa, biz bu sıkıntıları çekmeyiz.” diye konuştu.
“STOKLAR 2021 YAZINA KADAR GÖTÜRÜR”
Uzmanların ve çiftçilerin öngörüsüne göre elde bulunan stokların bu yılın yaz aylarına kadar yetebileceğini ifade eden Kavuneker, “2020 yılında kaldırdığımız ürünler, bizi 2021’in Ağustos ve Eylül aylarına kadar rahat bir şekilde götürür. Ancak sonra ülkede sıkıntı başlar. Çok acilen su tüketimiyle ilgili tedbirleri almamız lazım. Bırakın tarımsal sulamayı, ülkede içme suyu tehlikeye giren 3-4 tane büyük illerimiz var. Çok acilen ülkemizdeki suyu çözmemiz lazım. Su fakiri ülke değiliz diyorduk. İşte bugün geldi, çattı. Akarsularımızı, nehirlerimizin bir yudumunu boşa vermeyecek şekilde iyi bir altyapı hazırlamamız lazım.” dedi.