İsviçre Federal Teknoloji Enstitüsü’nden Francesco Salvi liderliğinde yürütülen bir araştırmada, yapay zekanın ikna gücü ve potansiyel etkileri detaylı bir şekilde incelendi. Çalışma kapsamında, 300 katılımcıya 300 insan rakip ile eşleştirildi ve ayrıca diğer 300 kişi “Chat GPT-4” adlı yapay zeka sistemiyle karşı karşıya getirildi. Her bir çift, okul üniforması zorunluluğundan fosil yakıtların yasaklanmasına kadar geniş…
İsviçre Federal Teknoloji Enstitüsü’nden Francesco Salvi liderliğinde yürütülen bir araştırmada, yapay zekanın ikna gücü ve potansiyel etkileri detaylı bir şekilde incelendi. Çalışma kapsamında, 300 katılımcıya 300 insan rakip ile eşleştirildi ve ayrıca diğer 300 kişi “Chat GPT-4” adlı yapay zeka sistemiyle karşı karşıya getirildi. Her bir çift, okul üniforması zorunluluğundan fosil yakıtların yasaklanmasına kadar geniş bir yelpazede tartışmalı konularda fikirlerini savundu. Deneyler sırasında katılımcılar, tartışma öncesi ve sonrasında konularla ilgili görüşlerini anketler aracılığıyla belirttiler.
Araştırma sonuçlarına göre, kişisel bilgiler verildiğinde yapay zekanın insan rakiplere kıyasla %64 daha ikna edici olduğu ortaya çıktı. Ancak, kişisel bilgilere erişim olmadan yapay zekanın ikna kabiliyeti insanlar ile aynı seviyede kaldı. Salvi, yapay zekanın sadece güçlü argümanlar sunan biri gibi değil, aynı zamanda karşısındakilerin kişisel düğmelerine basmayı da başarabilen biri gibi tartışabildiğini belirtti.
Araştırmacı Salvi, sosyal medya platformlarındaki kişisel bilgilerin yapay zekanın ikna gücünü daha da arttırdığı konusunda uyarılarda bulundu. Salvi’ye göre, çok az kişisel bilgi bile sağlandığında yapay zeka, insanlardan çok daha ikna edici olabilmektedir. Bu durum, yapay zekanın gittikçe gelişen etkileyici yeteneklerine ışık tutmaktadır.
Reklam & İşbirliği: [email protected]